:: Sağlık Ansiklopedi >> Gz
Egzama
Yaygın bir deri hastalığı. Derinin, fiziksel, kimyasal, zehirli, mikrobik ve asalak kökenli iç ve dış etkenlere karşı gösterdiği al lerjik tepki sonucunda oluşur. Bu etkenler herkeste hastalığa yol açmayıp, sadece bazı kimselerde egzamaya yol açtıkları için, egzamanın ancak elverişli bünyelerde ortaya çıktığı kabul edilmektedir. Mide rahatsızlıkları (sindirim bozukluğu, kabızlık) karaciğer hastalıkları, süreğen böbrek yangısı, şeker hastalığı, üremi, iç salgıbezleri, kan ve lenf damarları hastalıkları vücutta egzamaya uygun bir ortam hazırlar.
Egzamaya yol açan dış etkenlerin başında mikroplar, asalaklar, çarpmalar, kimyasal maddelerin deriyi zedelemesi, uzun süre alınan ilâçlar gelir. İç etkenlerin başında bağırsak hastalıklarına yol açar zehirli maddeler, şeker hastalığı ve şişmanlık yer alır.
Egzamanın dış görünüşü çok çeşitli olabilir; kırmızı lekelerden, kabarcıklı, kabuklu, pullu, ülserli yaralara kadar değişen türleri vardır. Klinik açıdan egzama kuru ve yaş olmak üzere iki türe ayrılır. Her iki tür de kaşıntı yapar, yanma Ve acı verir.
Egzama yüzde (ağız, dudak çevresi, kulak arkası), boyunda, meme ucunda, meme altında (şişmanlarda), koltuk altında, kasıklarda, dış üreme organlannda (daha çok kadınlarda), anus çevresinde, diz ve dirsekte, parmak aralarında görülür.
Egzama oluş nedenine göre, ivegen, yarı ivegen ya da süreğen olabilir. Yara, kaşınması halinde mikrop kapabilir. Değişik şekiller göstermesi nedeniyle teşhisi zordur. Tedavi için, her şeyden önce dış etkenler (mikroplar, asalaklar, çarpmalar) yok edilmeli ve egzamaya yol açan sindirim bozukluğu, karaciğer yetmezliği, süreğen böbrek yangısı, şişmanlık, üremi ve şeker hastalıkları tedavi edilmelidir.
Her tür egzamada biberli ve fazla tuzlu yemekler, yağlı etler ve balıklar, konserve etler ve balıklar yenilmemeli, alkol derecesi yüksek içkiler içilmemelidir. Bol sebze, meyve, karbon hidratlı (pirinç, sossuz makarna) besinler yemeli, proteinli (et, yumurta) ve özellikle li-pidli (tereyağı, zeytinyağı, yağlı et ve balık) besinler yenmemelidir.
Egzamanın kaşıntı ve yanmasına karşı kaşıntı giderici ilâçlar verilir; sulu egzamalarda kurutucu tozlar, pomatlar kullanılır. Vücudun alerjik kökenli duyarlığını gidermek için ağız yoluyla pepton ve efetonin, damar yoluyla kalsiyum, her iki yolla sodyum hiposülfit veya tiyosulfat verilir. Kortizonlu ilâçların ya da antihistaminiklerin kullanılması iyi sonuç verirse de bu sonuç çoğu kez geçicidir. Süreğen egzama için ayrıca özel kaplıcalar tavsiye edilir |
Egzama
Yaygın bir deri hastalığı. Derinin, fiziksel, kimyasal, zehirli, mikrobik ve asalak kökenli iç ve dış etkenlere karşı gösterdiği al lerjik tepki sonucunda oluşur. Bu etkenler herkeste hastalığa yol açmayıp, sadece bazı kimselerde egzamaya yol açtıkları için, egzamanın ancak elverişli bünyelerde ortaya çıktığı kabul edilmektedir. Mide rahatsızlıkları (sindirim bozukluğu, kabızlık) karaciğer hastalıkları, süreğen böbrek yangısı, şeker hastalığı, üremi, iç salgıbezleri, kan ve lenf damarları hastalıkları vücutta egzamaya uygun bir ortam hazırlar.
Egzamaya yol açan dış etkenlerin başında mikroplar, asalaklar, çarpmalar, kimyasal maddelerin deriyi zedelemesi, uzun süre alınan ilâçlar gelir. İç etkenlerin başında bağırsak hastalıklarına yol açar zehirli maddeler, şeker hastalığı ve şişmanlık yer alır.
Egzamanın dış görünüşü çok çeşitli olabilir; kırmızı lekelerden, kabarcıklı, kabuklu, pullu, ülserli yaralara kadar değişen türleri vardır. Klinik açıdan egzama kuru ve yaş olmak üzere iki türe ayrılır. Her iki tür de kaşıntı yapar, yanma Ve acı verir.
Egzama yüzde (ağız, dudak çevresi, kulak arkası), boyunda, meme ucunda, meme altında (şişmanlarda), koltuk altında, kasıklarda, dış üreme organlannda (daha çok kadınlarda), anus çevresinde, diz ve dirsekte, parmak aralarında görülür.
Egzama oluş nedenine göre, ivegen, yarı ivegen ya da süreğen olabilir. Yara, kaşınması halinde mikrop kapabilir. Değişik şekiller göstermesi nedeniyle teşhisi zordur. Tedavi için, her şeyden önce dış etkenler (mikroplar, asalaklar, çarpmalar) yok edilmeli ve egzamaya yol açan sindirim bozukluğu, karaciğer yetmezliği, süreğen böbrek yangısı, şişmanlık, üremi ve şeker hastalıkları tedavi edilmelidir.
Her tür egzamada biberli ve fazla tuzlu yemekler, yağlı etler ve balıklar, konserve etler ve balıklar yenilmemeli, alkol derecesi yüksek içkiler içilmemelidir. Bol sebze, meyve, karbon hidratlı (pirinç, sossuz makarna) besinler yemeli, proteinli (et, yumurta) ve özellikle li-pidli (tereyağı, zeytinyağı, yağlı et ve balık) besinler yenmemelidir.
Egzamanın kaşıntı ve yanmasına karşı kaşıntı giderici ilâçlar verilir; sulu egzamalarda kurutucu tozlar, pomatlar kullanılır. Vücudun alerjik kökenli duyarlığını gidermek için ağız yoluyla pepton ve efetonin, damar yoluyla kalsiyum, her iki yolla sodyum hiposülfit veya tiyosulfat verilir. Kortizonlu ilâçların ya da antihistaminiklerin kullanılması iyi sonuç verirse de bu sonuç çoğu kez geçicidir. Süreğen egzama için ayrıca özel kaplıcalar tavsiye edilir |
Egzamatit
Egzamayı andıran, ama egzamaya özgü kabarcıklar görülmeyen deri hastalığı. |
Egzema
Deride kaşıntı, kızarma, pullanma, sızıntı ve kabuklanma yapan alerjik iltihap. |
Egzoftalmı
Gözyuvarının anormal oranda göz çukurlarından dışa doğru çıkması. |
Egzoscrviks
Porsiyoyu (dölyatağımn dölyoluna açılan bölümü) örten mukoza zan. |
Egzostoz (osteokondrom)
Kemikte gelişen iyi huylu tümör. |
Egzotoksin
Gram-pozitif enfeksiyon etkeni mikroplann üretliği maddelerin genel adı. |
Egzama
Yaygın bir deri hastalığı. Derinin, fiziksel, kimyasal, zehirli, mikrobik ve asalak kökenli iç ve dış etkenlere karşı gösterdiği al lerjik tepki sonucunda oluşur. Bu etkenler herkeste hastalığa yol açmayıp, sadece bazı kimselerde egzamaya yol açtıkları için, egzamanın ancak elverişli bünyelerde ortaya çıktığı kabul edilmektedir. Mide rahatsızlıkları (sindirim bozukluğu, kabızlık) karaciğer hastalıkları, süreğen böbrek yangısı, şeker hastalığı, üremi, iç salgıbezleri, kan ve lenf damarları hastalıkları vücutta egzamaya uygun bir ortam hazırlar.
Egzamaya yol açan dış etkenlerin başında mikroplar, asalaklar, çarpmalar, kimyasal maddelerin deriyi zedelemesi, uzun süre alınan ilâçlar gelir. İç etkenlerin başında bağırsak hastalıklarına yol açar zehirli maddeler, şeker hastalığı ve şişmanlık yer alır.
Egzamanın dış görünüşü çok çeşitli olabilir; kırmızı lekelerden, kabarcıklı, kabuklu, pullu, ülserli yaralara kadar değişen türleri vardır. Klinik açıdan egzama kuru ve yaş olmak üzere iki türe ayrılır. Her iki tür de kaşıntı yapar, yanma Ve acı verir.
Egzama yüzde (ağız, dudak çevresi, kulak arkası), boyunda, meme ucunda, meme altında (şişmanlarda), koltuk altında, kasıklarda, dış üreme organlannda (daha çok kadınlarda), anus çevresinde, diz ve dirsekte, parmak aralarında görülür.
Egzama oluş nedenine göre, ivegen, yarı ivegen ya da süreğen olabilir. Yara, kaşınması halinde mikrop kapabilir. Değişik şekiller göstermesi nedeniyle teşhisi zordur. Tedavi için, her şeyden önce dış etkenler (mikroplar, asalaklar, çarpmalar) yok edilmeli ve egzamaya yol açan sindirim bozukluğu, karaciğer yetmezliği, süreğen böbrek yangısı, şişmanlık, üremi ve şeker hastalıkları tedavi edilmelidir.
Her tür egzamada biberli ve fazla tuzlu yemekler, yağlı etler ve balıklar, konserve etler ve balıklar yenilmemeli, alkol derecesi yüksek içkiler içilmemelidir. Bol sebze, meyve, karbon hidratlı (pirinç, sossuz makarna) besinler yemeli, proteinli (et, yumurta) ve özellikle li-pidli (tereyağı, zeytinyağı, yağlı et ve balık) besinler yenmemelidir.
Egzamanın kaşıntı ve yanmasına karşı kaşıntı giderici ilâçlar verilir; sulu egzamalarda kurutucu tozlar, pomatlar kullanılır. Vücudun alerjik kökenli duyarlığını gidermek için ağız yoluyla pepton ve efetonin, damar yoluyla kalsiyum, her iki yolla sodyum hiposülfit veya tiyosulfat verilir. Kortizonlu ilâçların ya da antihistaminiklerin kullanılması iyi sonuç verirse de bu sonuç çoğu kez geçicidir. Süreğen egzama için ayrıca özel kaplıcalar tavsiye edilir |
Egzama
Yaygın bir deri hastalığı. Derinin, fiziksel, kimyasal, zehirli, mikrobik ve asalak kökenli iç ve dış etkenlere karşı gösterdiği al lerjik tepki sonucunda oluşur. Bu etkenler herkeste hastalığa yol açmayıp, sadece bazı kimselerde egzamaya yol açtıkları için, egzamanın ancak elverişli bünyelerde ortaya çıktığı kabul edilmektedir. Mide rahatsızlıkları (sindirim bozukluğu, kabızlık) karaciğer hastalıkları, süreğen böbrek yangısı, şeker hastalığı, üremi, iç salgıbezleri, kan ve lenf damarları hastalıkları vücutta egzamaya uygun bir ortam hazırlar.
Egzamaya yol açan dış etkenlerin başında mikroplar, asalaklar, çarpmalar, kimyasal maddelerin deriyi zedelemesi, uzun süre alınan ilâçlar gelir. İç etkenlerin başında bağırsak hastalıklarına yol açar zehirli maddeler, şeker hastalığı ve şişmanlık yer alır.
Egzamanın dış görünüşü çok çeşitli olabilir; kırmızı lekelerden, kabarcıklı, kabuklu, pullu, ülserli yaralara kadar değişen türleri vardır. Klinik açıdan egzama kuru ve yaş olmak üzere iki türe ayrılır. Her iki tür de kaşıntı yapar, yanma Ve acı verir.
Egzama yüzde (ağız, dudak çevresi, kulak arkası), boyunda, meme ucunda, meme altında (şişmanlarda), koltuk altında, kasıklarda, dış üreme organlannda (daha çok kadınlarda), anus çevresinde, diz ve dirsekte, parmak aralarında görülür.
Egzama oluş nedenine göre, ivegen, yarı ivegen ya da süreğen olabilir. Yara, kaşınması halinde mikrop kapabilir. Değişik şekiller göstermesi nedeniyle teşhisi zordur. Tedavi için, her şeyden önce dış etkenler (mikroplar, asalaklar, çarpmalar) yok edilmeli ve egzamaya yol açan sindirim bozukluğu, karaciğer yetmezliği, süreğen böbrek yangısı, şişmanlık, üremi ve şeker hastalıkları tedavi edilmelidir.
Her tür egzamada biberli ve fazla tuzlu yemekler, yağlı etler ve balıklar, konserve etler ve balıklar yenilmemeli, alkol derecesi yüksek içkiler içilmemelidir. Bol sebze, meyve, karbon hidratlı (pirinç, sossuz makarna) besinler yemeli, proteinli (et, yumurta) ve özellikle li-pidli (tereyağı, zeytinyağı, yağlı et ve balık) besinler yenmemelidir.
Egzamanın kaşıntı ve yanmasına karşı kaşıntı giderici ilâçlar verilir; sulu egzamalarda kurutucu tozlar, pomatlar kullanılır. Vücudun alerjik kökenli duyarlığını gidermek için ağız yoluyla pepton ve efetonin, damar yoluyla kalsiyum, her iki yolla sodyum hiposülfit veya tiyosulfat verilir. Kortizonlu ilâçların ya da antihistaminiklerin kullanılması iyi sonuç verirse de bu sonuç çoğu kez geçicidir. Süreğen egzama için ayrıca özel kaplıcalar tavsiye edilir |
Egzamatit
Egzamayı andıran, ama egzamaya özgü kabarcıklar görülmeyen deri hastalığı. |
Egzema
Deride kaşıntı, kızarma, pullanma, sızıntı ve kabuklanma yapan alerjik iltihap. |
Egzoftalmı
Gözyuvarının anormal oranda göz çukurlarından dışa doğru çıkması. |
Egzoscrviks
Porsiyoyu (dölyatağımn dölyoluna açılan bölümü) örten mukoza zan. |
Egzostoz (osteokondrom)
Kemikte gelişen iyi huylu tümör. |
Egzotoksin
Gram-pozitif enfeksiyon etkeni mikroplann üretliği maddelerin genel adı. |
Kardiya (mide ağzı)
Yemek borusunun mideyle ilişkisini sağlayan bölüm. |
Rahim Ağzı Kanseri
Kadın rahmi gövde ve rahim ağzı kısımlarından oluşur. Rahim ağzı rahmin doğum sırasında genişleyerek bebeğin çıkmasını sağlayan kısmıdır. Bu kısmı oluşturan hücrelerin anarmal bölünmesi ve üremesi sonucunda rahim ağzı kanseri oluşur.
Belirtiler
Cinsel temas sırasında kanama veya ağrı, anormal vajinal akıntı veya kanama, bel ve kasık ağrıları en sık belirtileridir
Tanı
Cinsel yaşamın başladığı yaştan itibaren kadınlar her yıl düzenli olarak kadın-doğum uzmanı tarafından muayene edilmelidir. Düzenli aralıklarla rahim ağzı ve hazne akıntısından alınan örnekler patolog tarafından incelenir. Bu sayede kanser oluşmadan önce veya çok erken evrede tanı koymak mümkündür. Erken tanı konan hastalar tamamen iyileşir.
Tedavi
Hastalığın yaygınlığı tedavinin şeklini belirler. Hastalığın evresine göre cerrahi, radyoterapi, radyoterapiyle eşzamanlı kemoterapi veya sadece kemoterapi uygulanabilir. Cerrahi tedavi yerleşimi rahim ağzı bölgesinde sınırlı tümörlerde uygulanır. Bu girişim tümörün boyutuna göre küçük cerrahi tekniklerden (biopsi), tüm rahim, rahim ağzı ve lenf bezlerinin alındığı (histerektomi ve lenfodenektomi) büyük cerrahi tekniklere kadar değişmektedir. Radyoterapi rahim ağzı kanserinin her aşamasında uygulanabilen tedavi yöntemidir.Rahim ağzında sınırlı tümölerde cerrahi veya radyoterapi ile şifa oranları benzerdir. Ayrıca radyoterapinin etkisini arttırmak amacıyla radyoterapiyle birlikte kemoterapi uygulanabilir. Bu durumda radoterapinin yanetkileri artabilir.
Öneriler
Düzensiz adet kanamaları olan kadınlar mutlaka bir kadın hastalıkları uzmanına başvurmaları gerekir. | << Geri
| |
|